“Siz, bunun öleceğini sandınız!”

“Siz, bunun öleceğini sandınız!”

Sünnetle farz arasında konuşmak

Muhammed Masum-i Faruki hazretlerinin büyük oğlu Muhammed Sıbgatullah, daha beş-altı aylıkken şiddetli bir hastalığa yakalandı. Hekimler aciz kaldı. Çare bulamadılar. Ölecek zannettiler. Nihayet nabzının atması bile hissedilemez olmuştu. Ebeveyni cenaze hazırlıklarına, başladılar. Bu haber İmâm-ı Rabbâni hazretlerine ulaşınca hemen torununun yanına geldi. Örtüsünü kaldırdı. Yüzüne dokundu. Ve tebessüm ederek “Bâbâ! Annene-babana yaptığın naz yetişir. Onları üzdüğün yeter… Haydi kalk artık. Kalk ki rahat bir yemek yesinler ve huzurla uyusunlar” buyurdu. O, bunları buyurdu. Çocuk gözlerini açtı. Ve ağlamaya başladı! Sonra hareketlendi, mırıldandı ve etrafa gülücükler saçtı. Velhasıl tamamen iyileşti. İmâm-ı Rabbâni, oğlu Muhammed Masum’a dönüp “Siz, bunun öleceğini sandınız, ben ise bu evlâdımı, yetişip kemale gelmiş, olgunlaşmış, sakalları beyazlamış, binlerce insan huzurunda oturmuş istifade ediyor görüyorum” buyurdular. ● ● ● Muhammed Sıbgatullah hazretlerine “Dünya sevgisinden kurtulmak nasıl olur efendim?” diye sordular. Cevabında; “Bunun için ahirette işe yarayan işlere yapışmak, yani İslâmiyet’in iyi olarak bildirdiği işleri yapmak lâzımdır” buyurdu.