“Hepsini pişiremedim efendim”

“Hepsini pişiremedim efendim” Kayyum-i Zaman Muhammed Sıbgatullah hazretleri henüz gençken babası Muhammed Masum hazretleri hacca gidiyordu… Yanlarında talebelerinden bir kısmıyla Muhammed Sıbgatullah da vardı ve kafilenin ekmek ve su ihtiyaçlarını temin vazifesi ona verilmişti. Bir müddet gittiler. Sonra mola verdiler. Hizmetçiler, Sıbgatullah’a “Hamur hazır, fakat etrafta çalı çırpı olmadığı için ateş…

devam oku

İslamiyet, ilerlemeyi daima desteklemiştir

İslamiyet, ilerlemeyi daima desteklemiştir İslam dininin, toplumların kalkınmasını desteklediğini, medeniyete ışık tuttuğunu, dost düşman bütün ilim adamları söylemektedir…   Sual: İslamiyetin, milletlerin, toplumların ilerlemesine, kalkınmasına mani olduğunu söyleyenlerin sözlerinde gerçeklik payı var mıdır? Cevap: Resulullah efendimiz; (Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya işlerinize çalışınız!) buyuruyor. İmâm-ı Münâvînin bildirdiği hadis-i şerifte de; (Elhikmetü dâlletül-mü’min) yani (Hikmet, fen bilgileri, müminin kaybettiği…

devam oku

Arkadaşı olmayan kimse gariptir!..

Arkadaşı olmayan kimse gariptir!.. Hazret-i Ali (Radıyallahü anh) buyurdu ki: “Hayırlı arkadaş edinin çünkü onlar hem dünyada hem ahirette yardımcıdırlar. Garip kimdir biliyor musunuz, arkadaşı olmayan!”   Bizler insanız ve bir arada yaşamak mecburiyetindeyiz. Onun için iyi arkadaşlar edinmeliyiz. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: “Cenâb-ı Hak bir kuluna hayır murad ettiği zaman ona hayırlı…

devam oku

Kadere inanmak, çalışmamak değildir

Kadere inanmak, çalışmamak değildir İslamiyet, kadere inanmak ve kanaat etmektir. Fakat kader, bazı cahillerin zannettiği gibi çalışmamak, fazla istememek değildir.   Sual: Bazı kimseler, din kaderciliği savunduğu için, ilerlemeyi değil, geri kalmayı teşvik ediyor diyorlar. Yani İslamiyet kadere inanmayı emrettiği için çalışmaya, ilerlemeye mani mi olmuş oluyor? Cevap: Peygamber efendimiz; (İlim…

devam oku

Akıl, kıyâmetteki varlıkları anlamaz

Akıl, kıyâmetteki varlıkları anlamaz Dünyadaki beden, yok olacak bir hâlde yaratıldı. Takrîben yüz sene dayanacak kadar sağlamdır. Cennetteki beden ise, sonsuz kalacak sağlamlıktadır.     Şemseddîn Küfeyrî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindedirn. 757 (m. 1356)’da Şam’ın Küfeyr köyünde doğdu. 831 (m. 1428)’de Şam’da vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki: Zâriyât sûresinin…

devam oku

“Onların bilmediği hatalarımı affeyle!”

“Onların bilmediği hatalarımı affeyle!” Hazreti Ebû Bekr şöyle dua etti:  “Ey Allahım! Sen, beni benden daha iyi biliyorsun. Beni, onların zannettiklerinden daha iyi eyle!..”   Molla Abdülvâcid Efendi Osmanlı tefsîr, hadîs ve fıkıh âlimidir. Horasan’da Meşhed şehrinde doğdu. 838 (m. 1434)’de Kütahya’da vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki: Ucub, ibâdetini beğenmek…

devam oku

Halvet etmek haramdır

Halvet etmek haramdır Birbirine yabancı bir erkekle bir kadının, tenha bir yerde, bir odada yalnız kalmasına halvet denir.   Sual: Bir erkeğin, yabancı kadınlara, kendi evinde, odasında sohbet etmesi, onlarla baş başa görüşmesi, dinimiz açısından uygun mudur? Cevap: Birbirine yabancı bir erkekle bir kadının, tenha bir yerde, bir odada yalnız kalmasına…

devam oku

Kötü huylu insan nasıl olur?

Kötü huylu insan nasıl olur? Vaktiyle iyi kalpli biri, çıkar evinden. Bir dostunu ziyarete gider. Yolda yorulur ve acıkır. Bir fırından “ekmek” ister. Ancak parasını evde unutmuştur. Ne yapsın? Fırıncıya; “Üzerime para almamışım, sonra versem olur mu?” der. Fırıncı, inanmaz. Üstelik içinden; “Bıktım bu yalancılardan” der. Bir ekmeğin içine zehiri doldurur, bu zavallıya verir.…

devam oku

“Halifeliğe kendim talip olmadım!..”

“Halifeliğe kendim talip olmadım!..” “Ey Halife! Eğer sen, Allahü teâlânın rızâsını gözetirsen, Allahü teâlâ sana yardımcı kimseler gönderir. Allahü teâlânın yardımı herkesin niyetinin derecesine göredir…”   Sâlim bin Abdullah hazretleri, Abdullah bin Ömer’in oğlu ve hazret-i Ömer’in de torunudur. Bu mübarek zat; herkes tarafından sevilen, İslâmın güzel ahlâkı ile bezenmiş,…

devam oku

İnanın arasam bulamazdım!..

İnanın arasam bulamazdım!.. “Sonra benim hayret dolu bakışlarım altında benim için arkadaşına bir ricada bulundu…”   İlk gün Kayseri’ye gelirken belediye otobüsünde belediye zabıtalarından birisi vardı. Başımdan geçen bu olayı duyup namaz kılarken parayı çaldırmam hakkında ileri geri konuşmuştu. Otobüste geçen bu konuşmaya şahit olan bir hemşehrimiz ise otobüsten inince…

devam oku