Ondan manevi yardım istediler…

Ondan manevi yardım istediler… “Kazeruni” diye meşhur olan Şeyh Ebu İshak hazretleri zamanında mücahitler, Rumlarla savaşırken zor durumda kalmışlardı. Hemen hocaları Kazeruni’nin ruhaniyetinden yardım istediler. O anda mescitteydi. Âniden ayağa kalktı. Ve asâsını eline aldı. Hızla mescitten çıktı, atına atlayıp süratle uzaklaştı. Bu esnada mücahitler heybetli bir “süvari”nin, tozu dumana…

devam oku

Sünnet kelimesinin dinimizdeki manası

Sünnet kelimesinin dinimizdeki manası Sünnet kelimesi yalnız olarak söylenince; bütün İslamiyetin bildirdiği hükümler, emir ve yasaklar demektir.     Sual: Sünnete uyan, sünneti yerine getiren, sünneti iyi bilen tabirleri din kitaplarında geçmektedir. Buradaki “sünneti iyi bilen” tabirinden, Peygamberimizin emirlerini, sünnetini iyi bilen manası mı anlaşılmaktadır? Cevap: Sünnet kelimesinin dinimizde üç manası…

devam oku

“Delilsiz konuşmak iftira olur!”

“Delilsiz konuşmak iftira olur!” “Onlar beni açıkça tehdit ettiler. Artık arkadaşları da dahil tıraşa gelmeyeceklerini söylediler…”   1990’lı yıllardı… Büromuza yakın bir berberde tıraş olurdum. Berber, gazetemiz Türkiye’nin abonesi iyi bir kimseydi. Bir tıraş günü baktım bir gazete daha gelmeye başladı. Hani şimdilerde kayyum atanan bir gazete… Epeyce bir müddet…

devam oku

“Sen, nefsinin ayıbını gör!..”

“Sen, nefsinin ayıbını gör!..” Kendi nefisini iyi gören kimse, insanlardan gelen kötülüklere müptela olur. Kendi nefsinin ayıbını gören kimse, insanların kötülüklerini görmez.   Mahfûz Nişâbûrî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Ebû Hafs Nişâbûrî’nin talebelerinden olup, 304 (m. 915, 916) yılında Horasan-Nişâbûr’da vefât etti. Mahfûz bin Mahmûd hazretleri buyurdular ki: “Kim bir Müslüman kardeşi…

devam oku

“Ehl-i Sünnet” itikadının esasları

“Ehl-i Sünnet” itikadının esasları Peygamberler (aleyhimüsselâm), Allahü teâlâ tarafından seçilmiş, gönderilmiş insanlardır. Onların Allahü teâlâdan getirdiği her haber doğrudur, yanlışlık yoktur.     Bundan önceki makâlelerimizde lüzumundan ve öneminden bahsettiğimiz Ehl-i Sünnetin bâzı itikâd esâslarını şöyle özetleyebiliriz: Allahü teâlâ kadîm olan (başlangıcı olmayan) zâtı ile vardır. O’ndan başka her şeyi,…

devam oku

“Buraya kadar boşuna gelmişim!”

“Buraya kadar boşuna gelmişim!” Ebu İshak Kazeruni hazretlerinin zamanında, Basra’da Yahya bin Hasan adında bir mescit imamı vardı. Şeyh Kazeruni hazretlerini ziyarete geldi bir gün. Sabah namazı vaktiydi… Bu zatın mescidine girdi… Büyük veli imamdı. Ona uyarak namaza durdu. Kazeruni hazretleri, okuduğu uzun bir surede bir âyeti unutarak okumadı. O,…

devam oku

Müşriklerin, bedenleri değil inanışları pistir

Müşriklerin, bedenleri değil inanışları pistir Müşriklere pis denilmesi, kalplerinin pis olduğunu bildirmek içindir. İman edince, bu pislik gider, temiz olurlar.   Sual: Bazı kimseler, âyet göstererek, gayr-i müslimlerin bedenleri, ellerinin değdiği her şey pistir dolayısı ile bunlarla alışveriş yapmak, verdiklerini alıp yemek caiz değildir diyorlar. Gerçekten böyle midir? Cevap: Kur’ân-ı kerimde…

devam oku

Hani birbirimize söz vermiştik!

Hani birbirimize söz vermiştik! “Ondan kopan ellerim tutmuyor, ona bakan gözlerim başka kimseyi görmüyordu.”     Ne annem babam, ne onun anası babası istiyordu ilişkimizi… Ama biz deliler gibi seviyorduk birbirimizi… Dedi ki bir gün: “Kaçıp gidelim bu yerlerden… Seni kaçırsam benimle gelir misin?” “Hiç gözümü kırpmadan” dedim… Tutuştuk el…

devam oku

Kıyamet günü mîzân kurulur

Kıyamet günü mîzân kurulur Kıyâmet günü, amelleri, işleri ölçmek için, bilmediğimiz bir “Mîzân” bir ölçü âleti, bir terazi vardır ki; dünyâ terazilerine benzemez!..   Ebü’l-Hattâb Kelvezânî hazretleri Fıkıh ve kelâm âlimidir. 432 (m. 1041)’de Bağdad’da doğdu. Kâdı Ebû Ya’lâ’dan fıkıh ilmi tahsil etti. Fıkıh ilminde vaktinin İmâmı, asrının en büyüklerinden oldu. İnsanlara…

devam oku

“Beni bu sıkıntıdan kurtarın efendim!”

“Beni bu sıkıntıdan kurtarın efendim!” Zamanın devlet adamlarından Ebül Fadl adında biri, bir gün Ebu İshak Kazeruni hazretlerini ziyarete gitti. Şeyh hazretleri, ona “Şarabı bırak, tövbe et!” diye nasihat etti. Adam şaşırdı! Ve cevap verip; “Bırakamam efendim, çünkü ben, hükümdarımız Fahr-ül Mülk’ün şarap arkadaşıyım, o razı olmaz” dedi. Kazeruni hazretleri;        …

devam oku