Çocuk hem sıkıntı hem de nimettir…

Çocuk hem sıkıntı hem de nimettir… Çocuk, ana-baba için bir nimet olduğu gibi, hayırsız olduğu takdirde, dünya ve âhiret için büyük sıkıntıdır. Çok ana-babaya, hayırsız çocukları sebebiyle dünya hayatı zindan olmuştur.    Çocuk, ana baba elinde bir emânettir. Onların temiz kalpleri kıymetli bir cevher olup, mum gibi, her şekli alabilir.…

devam oku

Okuyanları, heybet ve ürperti kaplar!..

Okuyanları, heybet ve ürperti kaplar!.. Kur’ân-ı kerîmin mucize yönlerinden biri de şudur ki; Onu okuyanları ve dinleyenleri bir heybet ve ürperti kaplar…   Hâfızüddîn Nesefî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh ve tefsîr âlimidir. Türkistan’da Nesef’te doğdu. 710 (m. 1310)’da Bağdad’da vefât etti. Tefsir kitabında buyuruyor ki:  Kur’ân-ı kerîm, gayba âid ve gelecekte…

devam oku

Kaç rekat kıldığını şaşıran

Kaç rekat kıldığını şaşıran Bir kimse, namaz bittikten sonra, kaç rekat kıldığında şüphe ederse, buna vesvese denir. Buna ehemmiyet vermez.   Sual: Bir kimse, namaz kılarken şaşırır, kaçıncı rekatta olduğunu unutursa, tekrar mı kılması gerekir veya nasıl hareket etmelidir? Cevap: Bir kimse, namazda kaç rekat kıldığını şaşırıp, namaz içinde düşünmesi, sonraki…

devam oku

“Selâmetteler, kurtuldular, korkma!”

“Selâmetteler, kurtuldular, korkma!” Muhammed Cisr hazretleri, Trablus’ta yetişen büyük velilerdendir. Hacı Abdülkâdir Efendi anlatır: Babam Hacı Osman, bir sene Süveyş yoluyla Hicaz’a gittiğinde, Şeyh Muhammed Cisr, bir gece bizim eve teşrif etti. O gece bizde kaldı. Birlikte oturuyorduk… Bir ara Muhammed Cisr, sıkıntılı bir hâlde ve yüksek sesle “Yâ Latif, yâ Hâfız,…

devam oku

Meleklere iman nasıl olmalıdır?

Meleklere iman nasıl olmalıdır? Melekler, Allahü teâlânın kullarıdır, ortakları, kızları değildir. Kâfirler, müşrikler, öyle zannettiler.   Sual: Melekler nasıl varlıklardır, bunları nasıl bilmeli ve meleklere ne şekilde inanmalı, iman etmelidir? Cevap: Melekler, Allahü teâlânın kullarıdır, ortakları, kızları değildir. Kâfirler, müşrikler, öyle zannettiler. Allahü teâlâ, meleklerin hepsini sever. Allahü teâlânın emirlerine itaat…

devam oku

“Sen bunu niçin üzüyorsun?”

“Sen bunu niçin üzüyorsun?” Trablus’ta yetişen velilerden Muhammed Cisr hazretleri, bir ara İstanbul’a gitti. İstanbul’dayken Mekke Şerifi Abdülmuttalip, bu büyük veli zâtı üzmüştü. O gece rüyasında Şerif Abdülmuttalip, Peygamber Efendimizi, Muhammed Cisr’in elinden tutmuş olarak gördü. Sevinip onlara yöneldi. Hemen yanlarına gitti. Lâkin Resûlullah Efendimiz, mübarek yüzünü çevirdi ondan. Şerif Abdülmuttalip; “Yâ…

devam oku

“Sizden tahliyemi kim istedi?”

“Sizden tahliyemi kim istedi?” “Niçin doğru bulmuyorsunuz, benim gibi canavar ruhlu bir adamın tutuklu kalması değil asılması gerekir.”   Vali Bey bu konuşmayı yaparken enikonu heyecanlanmıştı ve çok üzgündü. Ben: “Vali Bey, dedim. Lütfen üzülmeyin. Sizden söz çıkmayacağını biliyorum. Ben yarın Serik adliyesini denetlemeye gideceğim. Onu cezaevinde ziyaret ettikten sonra…

devam oku

Tekrar dirileceğimize inanmayan zavallılar!

Tekrar dirileceğimize inanmayan zavallılar! Öldükten ve toprak ve toz hâline geldikten sonra, tekrar dirilmenin mümkün olmadığını söyleyenlerin sayısı az değildir. Bunu söyleyenler imanı olmayan, zavallı insanlardır.   Bir ihtiyar Müslümanın kızına nasihati… -5- Sevgili Kızım! Allahü teâlâ, emirlerini ve yasaklarını insanlara Peygamberler (aleyhimüsselâm) vasıtası ile bildirmiştir. Peygamberler de insandır. Fakat, Allahü…

devam oku

Üç günden fazla dargın durmak!..

Üç günden fazla dargın durmak!.. “Müminin mümine üç günden fazla dargın durması helâl olmaz. Üç geceden sonra ona gidip selâm vermesi vâcib olur.”   Zeynül-Emnâ ibn-i Asâkir hazretleri hadîs ve Şafiî mezhebi fıkıh âlimidir. 544 (m. 1149)’da Şam’da Selh kasabasında doğdu. Meşhûr târih ve hadîs âlimi İbn-i Asâkir’in yeğeni idi.…

devam oku

Güzel ahlak hakkında bazı hadîs-i şerîfler

Güzel ahlak hakkında bazı hadîs-i şerîfler Bir kimse, Resûlullah Efendimizden nasîhat isteyince: “Gazaplanma” buyurdu. Birkaç kerre sordu, hepsinde de “Kızma/sinirlenme” buyurdu.   İster “Ülü’l-azim” ister “Resûl” ve isterse “Nebî” olsun bütün Peygamberlerin eğitimdeki hedefleri aynıdır. Bu Peygamberlerden bazılarına gönderilen 104 kitaptaki hedef de, altını çizerek ifâde edelim ki, insanların dünyada huzur ve sükûn içerisinde yaşamaları, iyi-güzel ahlâklı insanlar olmaları, âhirette de ebedî saâdete…

devam oku