Kötü beslenme ile birlikte olan aşırı düşkünlük ve zayıflık hâli. Kanser, verem gibi müzmin hastalıkların ve ağır zehirlenmelerin son safhalarında görülür. Bunların (kanser hariç) tedavileri nispeten mümkün olduğu için bugün fazla görülmemektedir. Esas hadise, dokuların fonksiyonel hücrelerinin harap olmasıdır. Tahrip olan hücrelerin yerine geçen katılgan doku elemanları, kas, bez…
Karın içi organlarının çoğunu saran ve askıya alan iki katlı bir zardır. İki katı arasında bir boşluk teşekkül eder. Bunun içinde çok az sıvı vardır. Onikiparmak barsağı hariç, bütün barsakları sarar ve karın arka duvarına asar. Kalın barsak son kısmı ile, dölyatağı arasında Douglas çukuru meydana gelir ki karın boşluğunun…
İhtiyâc sâhibi. Akşam evinde yiyecek bulamayacak derecede fakîr kimse. Her kim ihtiyâcından fazla bir suyu, muhtac olanlardan esirgerse, kıyâmet gününde Allahü teâlânın kerem ve ihsânına kavuşamaz. (Hadîs-i şerîf-Nasb-ür-Râye) Ey falan! Dünyâdaki nasîbin ne ise ve nerede olursa gelip seni bulacaktır. Sen ise, dünyâdaki nasîbinden daha çok âhirettekine muhtâcsın. Âhiret nasîbini,…
Kalbin bakteri, virüs, mantar gibi mikroplar tarafından veya başka faktörlerle iltihaplanması. Kalbi dıştan çevreleyen zarın iltihabına perikardit, kalb kasının iltihabına miyokardit, kalbin iç yüzünü döşeyen zarın iltihabına endokardit denir. Hepsi birlikte olursa pankardit ismini alır. a) Had perikardit:Bazı enfeksiyon hastalıkları, bağ dokusu hastalıkları (eklem romatizması, romatoid artrit vb.) allerjik ve…
Bir mes’elede, bir mezhebin âlimlerinin çoğu tarafından mezhebin içinde mevcûd ictihâdlardan (büyük âlimlerin kitâb ve sünnetten çıkardıkları hükümlerden) seçilen ve bu seçime göre üstün tutulan ve fetvâya esâs alınan kavl, söz. Kitaba ve sünnete yâni Kur’ân-ı kerîme ve hadîs-i şerîflere uygun îtikâd (îmân etmek) lâzım olduğu gibi, müctehidlerin (büyük din…
Birinci cihan harbinden önce, kansız bir kimseye, başka bir insanın kanı şırınga edilince, bazen hemen ölüyordu ve onun önüne geçilemiyordu. Bazı kimselerin kanının serumunda, belli iki maddenin bulunduğu görüldü. Aglütinin denen bu maddeler birbirine benzemez. Biri (alfa) ile ikinci (beta) ile gösterilir. Bazı kimsenin alyuvarlarında da, pıhtılaşabilen iki madde bulunuyor.…
Omurganın sırt kısmının normal konveksliğinin (dışa doğru bükeyliğinin) artması, sırt yandan bakınca yuvarlak görülür. Umumiyetle yaşlılarda meydana gelirse de bazı tip romatizmalarda olduğu gibi gençlerde de görülebilir. Mevzi ve aşırı kamburluk, sırt omurlarının kırılması veya kemik veremi sonucu çökmesi neticesinde teşekkül eder. Bazı ortepedik ameliyat ve cihazlarla kısmen düzeltilmesi…
Şia fırkasının kollarından biri. Bu fırkaya Keysâniyye ve Bedâiyye de denir. Kurucusu Muhtâr bin Ebî Ubeyd es-Sakafî’dir. (Bkz. Şia, Keysâniyye) Muhtâriyye fırkası, İmâm-ı Zeynelâbidîn’e inanmadı. İmâmiyye fırkası Zeyd-i Şehîd’e, İsmâiliyye fırkası da Mûsâ Kâzım’a inanmadı. (İmâm-ı Rabbânî)
Kalça eklemi; uyluk kemiğinin başı ile kalça kemiği arasındaki eklemdir. Eklem yüzeylerinden dış bükey olanı uyluk başına, iç bükey olanı da kalça kemiğinin dış yüzünde bulunan ve asetabulum denilen çukura aittir. Uyluk kemiği başının eklem yüzünü yapan, kıkırdıkla örtülü parçası takriben 2’5 cm, yarı çaplı bir kürenin üçte ikisi kadardır.…
Düzenli uyarılar göndererek, kalbin pompalama görevini düzgün biçimde sürdürmesini sağlayan özel pil. Bütün kaslar, elektriksel uyarılara duyarlıdır; ama kalbin duyarlığı, bunların çoğundan fazladır. Kalb uyarıcıları üç gurubta toplanır. Tabii düğümsü doku; beden dışında yeralan ve hastanelerde geçici olarak kullanılan, dıştan takma elektronik kalb uyarıcıları; ameliyatla bedene yerleştirilen minyatür kalb…