Bekr El-Meczûb

Tanınmış evliyâdan. Meczûb lakabı ile anılmıştır. Doğum târihi bilinmemektedir. 1892 (H.1310) senesinde vefât etti. Yafa yakınlarında Nablus’a bağlı Benî Sa’b köylerinden olan Tayra köyündendir. Tasavvufta yetişmiş kerâmet sâhibi bir velî idi. Yûsuf Nebhânî hazretleri, Şeyh Reşîd Efendinin şöyle dediğini nakletmiştir: "İnsanların pek çoğundan onun kerâmetlerini dinledim. Bir gün benim kirâda…

devam oku

Bekrî

Mısır’da yetişen velîlerden ve Şâfiî mezhebi fıkıh âlimlerinden. Babasının ismi Celâleddîn Muhammed’dir. İsmi Ali, künyesi Ebü’l-Hasan’dır. Doğum târihi ve yeri belli değildir. 1545 (H.952) senesinde Kâhire’de vefât etti. İmâm-ı Şâfiî hazretlerinin kabri civârına defnedildi. Ebü’l-Hasan’ın babası Kâdı Celâlüddîn, Abdülkâdir Deştûtî’yi sevenlerden ve onun büyük bir velî olduğuna inananlardan biri idi.…

devam oku

Erak Ağacı

Arabistan’da yetişen, dallarından, diş temizliğinde faydalanılan, bir karış uzunluğunda, misvâk denilen parçaların yapıldığı ağaç. (Bkz. Misvâk)

devam oku

Erbâb-ı Kulûb

Gönül sâhipleri. Tasavvuf yolunda ilerlerken halleri değişen, her zaman başka türlü olan, bâzan şuurlu, bâzan şuursuz (içerisinde bulundukları mânevî hallere dalıp kendilerini unutan) kimseler. Bunlara İbn-ül-vakt de denir. Erbâb-ı kulûba Allahü teâlânın sıfatları tecellî (tesir) eder. Her sıfatın tecellîsinde başka bir hal alırlar. Sonsuz olan sıfatların ve isimlerin tecellîleri, tesirleri…

devam oku

Erba’în

Kırk günlük riyâzet. Maddî bağları azaltıp, mânevî tarafı kuvvetlendirmek ve kalb aynasını parlatmak için, tasavvuf büyükleri tarafından konan usûllerden biri; kırk gün az yemek, az içmek, az konuşmak, çok ibâdet etmek. Buna çile de denir. Ehl-i sünnet yolunun büyükleri, halvet yâni yalnız başına kalmak ve erba’în yerine, insanlar arasında kalbini…

devam oku

Erhamürrâhimîn

Merhametlilerin en merhametlisi mânâsına, Allahü teâlânın mübârek isimlerinden. Seâdet sâhibi o kimsedir ki, Azrâil aleyhisselâm gelip; "Korkma, Erhamürrâhimîne gidiyorsun. Asıl vatanına kavuşuyorsun.Büyük devlete erişiyorsun." der. Böyle kimseye bundan daha şerefli bir gün yoktur. (Abdülhakîm-i Arvâsî)

devam oku

Erkân

Bir şeyin bir parçasını veya bütününü meydana getiren şeyler, esaslar. Rüknün çoğuludur. (Bkz. Rükn)

devam oku

Ermiyâ Aleyhisselâm

İsrâiloğullarına gönderilen peygamberlerden. Hârûn aleyhisselâmın neslindendir. Mûsâ aleyhisselâmın dîninin hükümlerini bildirmekle vazîfelendirilmişti. Peygamber olan Şa’yâ aleyhisselâmın şehîd edilmesinden sonra, isyânları ve azgınlıkları iyice fazlalaşan İsrâiloğullarına Ermiyâ aleyhisselâm peygamber olarak gönderildi. Nâşiye bin Emvâs adlı hükümdâra ve İsrâiloğullarına Allahü teâlânın emirlerini bildirdi. Îmân ve itâate gelmezlerse, musîbetlere uğrayacaklarını söyleyince, azgınlık ve…

devam oku