Ebdal Murâd

Bursa velîlerinden. İsmi Murâd olup Horasan’da doğdu. Bursa’nın fethinden önce Buhârâ’dan Bursa’ya gelen hak âşığı adı verilen kırk abdaldan biridir. Doğum ve vefât târihi kesin bilinmemektedir. Bursa’nın fethinden sonra vefât etti. Ebdâl Murâd’ın kabri, Bursa’nın dağ yamacında Alacahırka semtinin yukarısında, hâkim bir tepe üzerindedir. Ebdal Murâd, Orhan Gâzinin Bursa’yı fethinde…

devam oku

Kasvet

Katılık, sertlik, kalbden hayır (iyilik) ve yumuşaklığın çıkması. Allahü teâlâ, âyet-i kerîmede meâlen buyuruyor ki: Ne var ki bunlardan sonra yine kalblerinize kasvet geldi. İşte onlar (yâni kalbleriniz) şimdi katılıkta taş gibi, yâhut daha da ileri. Çünkü, taşlardan öylesi var ki, içinden ırmaklar fışkırır. Öylesi de var ki, çatlar da…

devam oku

Kâtı-ı Tarîk-ı İlâhî

İnsanların Allahü teâlânın emirlerine ve yasaklarına uymalarına ve rızâsına kavuşmasına mâni olan, hidâyet ve saâdetlerini engelleyen, saptırıcı, yol kesici. İnsanların îmân etmesine, İslâmiyet’i öğrenmelerine ve İslâmiyet’e uymalarına mâni (engel) olan din düşmanları kâtı-ı tarîk-ı ilâhîdirler. (İmâm-ı Rabbânî) Din bilgilerinde hakîkî âlimlerin bildirdiklerine tâbi olmayan ve kendi akıllarına ve keyflerine göre…

devam oku

Kat’î Delîl

Kesin delil. Âyet-i kerîmeler ve tevâtürle bildirilen mânâsı açık hadîs-i şerîfler. Kur’ân-ı kerîmde, kat’î delîl ile ve söz birliği ile anlaşılmış emirlere farz denir. Ve yine Kur’ân-ı kerîmde; "Yapmayınız" diye kat’î delîl ile yasaklanan şeylere haram denir. (İbn-i Âbidîn)

devam oku

Kat-i Rahm

Sıla-i rahmi yâni akrabâ ile görüşmeyi, haberleşmeyi kesme. İçlerinde kat’-i rahm edenin bulunduğu bir topluluğa (cemâate) rahmet inmez. (Hadîs-i şerif-Edeb-ül-Müfred) Kat’-i rahm, büyük günâhtır. Erkek olsun, kadın olsun zî rahm-i mahrem (nikâhlanmak, evlenmek haram olan) akrabâyı ziyâret etmek vâcibdir. (Abdülganî Nablüsî)

devam oku

Kâtil

İnsan öldüren. Kâtilin ölmesi veya velîlerin affetmesi yâhut mal vererek anlaşmaları ile, kısâs (kâtilin öldürülmesi) sâkıt olur (düşer). (İbn-i Âbidîn) Kâtile kısâs yapmaya hakkı olan velî, maktûlün yâni öldürülenin vârisleri yâni mîrasçılarıdır. (İbn-i Nüceym)

devam oku

Katl

İnsan öldürme. Allahü teâlâ, âyet-i kerîmelerde meâlen buyurdu ki: … (Kısas ve zinâ gibi şeylerden dolayı meşrû) bir hak olmadıkça, Allah’ın haram ettiği cânı katl etmeyin… (En’âm sûresi: 151) Ekber-i kebâir (büyük günahlar) : Bir şeyi Allahü teâlâya ortak etmek, adam katl etmek, anaya-babaya karşı gelmek, yalancı şâhidlik yapmaktır. (Hadîs-i…

devam oku

Katolik

Hıristiyanlıktaki mezheblerden biri. Roma kilisesinin kendine verdiği ad. Katolik kilisesine mensup kimse. Merkezi Roma’da (Vatikan’da) olup, rûhânî lideri papadır. Roma imparatoru Konstantin, 310 senesinde hıristiyanlığın yayılmasına izin verdi ve kendi de hıristiyan oldu. İstanbul şehrini yaptı. Roma’dan İstanbul’a taşındı. Mîlâdın 395. senesinde Roma devleti ikiye ayrıldı. Roma’daki papaya tâbi olanlara…

devam oku

Kaved

Kısas olarak, öldüreni öldürme. (Bkz. Kısas) Bir insanı haksız olarak, amden (kasten, bile bile) öldüren kimseye kaved lâzım olur. (İbn-i Âbidîn) Muhârebede, iki tarafın askeri karıştığı zaman, kâfir sanarak, müslümanı amden (kasten, bilerek) öldürene kaved lâzım gelmez. (İbn-i Âbidîn)

devam oku

Fâtih Ahmed Baba

Peygamber efendimizin soyundan gelip Seyyid olan Fâtih Ahmed Baba, on üçüncü asrın ilk çeyreğinde Türkistan’ın Belh şehrinde doğdu. Hocalarından Mehmed Hallac el-Belhî vasıtasıyla Silsile-i aliyye büyüklerinden Ali Râmitenî hazretlerinin talebesi oldu. 1313 yılında Harput’u ermenilerden geri almak üzere sefere çıkan İlhanlı ordusuyla bölgeye geldi ve şehrin fethi sırasında şehîd düştü.…

devam oku