“Dua edelim ve yalvaralım!..”

“Dua edelim ve yalvaralım!..”

Gösterdiği yolda gitmek için gönderildi

Son asırda Irak ve Mısır’da yaşamış olan velilerden Muhammed Emin Erbili hazretleri, sevdiklerinden birini ziyarete gitti, fakat kendisi üzüntülüydü. Ziyaretine gittiği kimse sebebini sordu. Buyurdu ki: “Edirne’nin küffar eline düştüğü haberi sana ulaşmadı mı?” O kimse; “Ulaştı efendim, ama elimizden ne gelir ki?” dedi. Buyurdu ki: “Dua edelim ve yalvaralım.” Böyle dedi. Ve gözden kayboldu… Bir müddet gözükmedi. Sonra sevinçle geldi ve; “Allahü teâlâ Edirne şehrini Müslümanlara tekrar ihsan edecek” dedi. Söylediği gibi de oldu. Bir müddet sonra “Edirne’nin kurtulduğu” haberi duyuldu. ● ● ● Bir defa da cenazeden dönen bir talebesine “Nereden geliyorsun?” diye sordu. “Kabristandan” deyince; “Kabristana gidip de geri dönmeyeceğin gün de gelecek” buyurdu. Sonra sohbet ettiler. Ölümden bahsettiler. Nihayet kalkarken; “Şimdi kalkıyoruz, bir gün de mezardan kalkacağız” buyurdu. ● ● ● Bir gün bu zata; “Hakiki tövbe nedir efendim?” diye sordular. Cevabında; “Hakiki tövbe, bir günahı işledikten sonra gönülden pişman olup o günahı terk etmek ve bir daha yapmamaya kuvvetli karar vermektir” buyurdu.