“Ey İbrahim! O dergâhı tamir et!..”

“Ey İbrahim! O dergâhı tamir et!..”


Kahire’de yaşayan evliyanın büyüklerinden Metbuli hazretleri, çocukken Resulullah Efendimizi rüyasında çok görür ve annesine anlatırdı. Annesi onu dinlerdi. Ve ona derdi ki: “Er o kimsedir ki, Resulullah Efendimizi uyanıkken görür ve görüşür…” Bir müddet geçti… Uyanıkken gördü. Annesi sevindi ve; “İşte şimdi erlik mertebesine kavuştun” dedi. Metbuli hazretleri, kendi dergâhının tamiri için Resulullah Efendimizle istişarede bulundu… Danışıp konuştu. Efendimiz dinledi. Ve “Ey İbrahim! O dergâhı tamir et. Allahü teâlânın izniyle o dergâh; hacılar, yolcular ve misafirler için çok güzel bir ‘barınak’, doğudan gelecek her çeşit belâya da ‘kalkan’ olacak. Burası mamur olduğu müddetçe, Mısır da mamur olacaktır” buyurdu. ● ● ● Metbuli hazretleri, dergâhının bahçesine hurma ağaçlarını dikerken birkaç yerde “kuyu” açtırdığı hâlde su bulamayınca zor durumda kaldı. Düşündü taşındı… Resulullah’a arz etti. Server-i Âlem; “İnşallahü teâlâ yarın sana Ali bin Ebi talip’i gönderirim. O sana; Hazret-i Şuayb’ın, vaktiyle koyunlarına su verdiği kuyusunu gösterir” buyurdu. Ertesi gün oldu… Alâmetler gördü. Orasını kazdırınca Hazret-i Şuayb aleyhisselâmın kuyusuna rastladı ve onu açtı. O “kuyu” hâlâ açıktır ve istifade edilmektedir…